Kafa Açan Yazılar

”Bağlanmayacaksın” Demiş Şair

Bağlanmayacaksın bir şeye, öyle körü körüne
“O olmazsa yaşayamam” demeyeceksin
Demeyeceksin işte
Yaşarsın çünkü
Öyle beylik laflar etmeye gerek yok ki
Çok sevmeyeceksin mesela. O daha az severse kırılırsın.

Can Yücel

Sizce bağlanmak nedir? Bağlanmayı; bir insana, nesneye, yaratıcıya, doğaya ve bunun gibi bir çok konuyu göz önünde bulundurarak değerlendirebiliriz. Şair burada insana duyulan bağlılıktan söz etmiş.

Bir insana bağlanmak, kalbinin mantığınla yer değişmesi sonucu oluşan sevgiden doğar. Sevdiğimiz insanlara bağlanır, onlarla bir ömür vakit geçirmek isteriz. İnsanlara bağlılıkta kendi içerisinde konulara ayrılabilir. Bağlılık; aileye, sevgiliye, çocuğa göre değişebilir. Peki, nedir bu kadar insanı vazgeçilmez kılan?
Görüştüğümüz kişiler bizim karakterimizi yansıtmaktadır. Kafamıza uygun, bizim halimizden anlayan, görüşlerimizin birbirine yakın olduğu kişiler bizim dostumuz olabilir. Bu dostluk iki karakterin yollarını kesiştirir. Her insanın aynı olması beklenemez ancak birbirimize benzer nitelikler taşıyor olabiliriz. Bu nitelikler zaman hamurunda yoğurularak, bir şeyler paylaştıkça çoğalır ve dostluğumuzu vazgeçilmez kılar.
Aynı durum sevgililer için de geçerlidir. Hayatımızda olmasını istediğimiz kişiyi karakterimizle uyumunu tartarız. Eğer uyumluysa ve karşılıklı bir sevgi söz konusu ise  zamanımızı onunla geçirmeye adarız -gerçek sevgi ve ilişkiden bahsediyorum. Fakat zamane aşklarımız o kadar yoğun duygularla beslenerek ilerliyorki insan kime inanacağı konusunda karamsarlığa bürünüyor(!). Evet, zamane aşklarını iğneledim. Çünkü kimse birbirine karşı samimi, dürüst davranmıyor. Herkes birbirinin arkasından iş çevirme peşinde. Halbuki bu tarz yaklaşımlar yaparak sadece zaman kaybettiğinizin, insanları kırmaktan ve günah kazanmaktan başka hiçbir şey yapmadığınızın farkında değilsiniz. Bu şekilde olmak zorunda değil. İlişkileri güçlendirmek adına hiçbir çaba göstermeden ben gerçek seveni arıyorum şeklinde konuşmanız komik olur. Ya gözünüzün önündekini görmüyorsunuzdur, ya hiç ilişki istemiyorsunuzdur yada kaybetmişsinizdir.
Sevgiyi basit kelimelerle ilerletip, boş bir zaman tablosundaki insanla harcamayın. Onu gerçekten hak eden insanlarla paylaşın. O zaman vazgeçmemeniz çok normal olacaktır. Kalbinizi, bedeninizi, düşüncelerinize değmeyecek insanlar için yormayın. Bir ilişkide mutsuz olacağınıza, yalnız olup mutsuz olun. Yalnızlık kötü bir şey değil. İnsan özeniyor elbet, ama o insanların ne yaşadıklarını bilmeden sadece dışarıdan özenmek, kendinizi kandırmak olur. Kendinizi kandırmayın. Hayatınızda birisinin olması şart değil. Birisine bağımlı olmak zorunda değilsiniz. Bunu kendinize şartlandırıp, kısa ilişkilerle sevginizi tüketmeyin. Sonra aşka küsen bireyler haline geliyorsunuz. Sizi seven insan, elbet sizi bulacaktır. O zaman O kişi size samimi geliyor  ve sizin de ilginiz varsa bırakın kendinizi akıntıya .Gerisini bir şekilde tamamlarsınız elbet.*
*Kısa kısa bu tarz yazılarla konunun detayına inilecektir. Şimdilik bu kadar. Her şeyden öncesi kendinize değer verin.

Merve Güllü

Sakarya Üniversitesinde İnsan Kaynakları Yönetimi bölümünü bitirdim. Bir Adanalı olarak birazcık hayattan, birazcık koşuşturmalarımızdan, düşünsel ve sevgisel bütünün derinliğinden yani delilikten; yeri geldi mi çoğunun size faydalı olacağına inandığım yazılar yayınlayacağım. Hatamız olursa affola. Bir mail kadar uzağındayım.

İlgili Makaleler

Bir cevap yazın

Başa dön tuşu