Kafa Açan Yazılar

Alın Teriyle Ne Alınır?

EMEK ve EKMEK

Takas ile ilgili düşünceleri beklerken aklıma gelenleri paylaşıyorum. Tarihsel dönemde Lidyalılar daha bulamamışken kullanılan bir yöntem vardı. Ticari hayatın esasını oluşturuyordu. Konuya giriş yapmadan insanlığın ihtiyaç sürecinden bahsetmek gerekir. Pazardan elma isteyen annemiz babamıza dolaylı yoldan o elmayla eş değer olan armudu bul diyordu. Belki de diğer hububatlardan birini… Maddenin madde ile değişimi söz konusu iken bir kavram ise o tarihlerde değişime tabi olmamakla birlikte karşılığı da yoktu. Fiziksel süreçte yok olmayan ya da kendiliğinden var olmayan maddelerin birbirine dönüşme efsanesi ise doğuşunu takas hikayesine dayandırmaktadır. Aslına bakılırsa değişimin hayatta yeri olmalıdır. Bunu ikiye ayırmak gerekir. Karşılıklı ve karşılıksız… İyilik kavramına dahil olan karşılıksız değişimin iç boyutunu sonraya saklayarak diğerini anlamaya çalışacağız.

“Al gülüm ver gülüm” deyimiyle ünlenen karşılıklı değişim maddenin değerine göre yürütülür. Madde değerini ise takas yapılan madde ile değer kazanır ya da kaybeder. Ekmek almak için üç domates veren bir manav domates isteyen birisi için ise üç domatese bir ekmek isteyecektir. Bu oranı manav başta ekmeğe verdiği domates sayısınca kendisi belirlemiş olmaktadır. Ekmeğin asıl değerini ise fırıncı belirleyecektir. Bu şekilde her üretici kendi malının kıymetine paha biçmektedir. Fakat bu sistemde üreticiler arasında istedikleri değerin uçurumsal farkı meydana gelecektir. Alıcı ise kısmeti nispetinde ihtiyacını uygun değerler vererek alabilecektir.

Standart kavramına ve herkesçe kabul gören kanun bilincine bu sebeplerden gerek duyulmuştur. Bütün bu düzen kurulurken bir husus gözden kaçmış olmalı ki teknoloji çağında bütün sektör bu husus üzerine dönerek geçmişin intikamı alınmış olmaktadır. Tarihin fırınında pişen değerler aslında kendisinde saklı olan o hususu tezgaha yeni çıkarmış olacak ki teknoloji ona ışık tutmaktadır.
Alın teriyle farkına varılan zihinsel ve bedensel gelişim ile sonuçlanan tecrübelerinin bütününe emek diyoruz.

Emek asrı. Ağlamayana emzik yok!

Karşılığı olmayan değişim birimi olan takas, kendi devrinde yerini ne ile dolduracağını tam olarak belirleyemiyordu. Üretici bu konuda hassas değil adeta muhtaç idi. Mecbur kalması onun emeği kadar sanatının da üstüne perde çekmeye itmişti. Karanlık çağ geçeli yüzyıllar olsa bile medeniyet toplumlarında medenilik deniyete düşmüş bir haldeydi. Emeğin ilk liderleri ise kölelik sisteminin bahtsız üyeleri olarak tanınıyordu. Aslına bakılırsa kölelik ya da işçilik sınıfı yaşamsal döngüsünde seçimini küçük oranda kendisi yapmıştı.

Göz yumarak kendine zarar verirsin!
Spiderman 1’de Ben amca niye öldü?

Vahit Fatih Küçükiba

Girişim ruhlu, ütopik hayallerle dolu bir mühendis ve hikaye yazarı

İlgili Makaleler

Bir cevap yazın

Başa dön tuşu