Eyvah Mezuna Kaldım!

Aslında öyle tedirgin olunacak bir durum değil. Ben de liseden mezun olduğum yıl sıralamamı beğenmeyip bir yıl daha yeniden denedim ve bu bir yılki süreçte yaşadıklarımı size anlatacağım. Hadi başlayalım.

• Mezuna kalmaya nasıl karar verdim?

Fen lisesi mezunuyum ve ilk yıl sınava girdiğimde sıralamam bir fen liseliye göre oldukça kötü gelmişti. Kendime yakıştırmadığım bir sonuçtu. Her ne kadar babam yazalım bir mühendislik git dese de hiç tercih yapmadım, sevmediğim bir mesleği yapmak istemedim ve onlara yeniden hazırlanmam gerektiğini benim bu olmadığımı güzelce anlattım. Anlayışlı bir aile sizi anlayacaktır.

• Nereden, nasıl başlamalıyım?

İlk hazırlandığın yılı boş geçirmediysen yani konulara az çok hakimsen acele etmeden rahat rahat konuları en baştan çalışmaya başlayarak günlük 50 60 soru çözerek başlamak güzel bir ısınma turu olacaktır.

Yok ilk yılda pek bir şey öğrenmediysen ve hedeflerin büyükse işi gücü bırak otur çalışmaya başla, çünkü hakikaten öyle kolay bir iş değil.

• Dershane mi, özel ders mi ?

Yeni düzenleme dershaneler hakkında nasıl bir kural getirdi tam olarak bilmiyorum ama sizin için hangisi faydalı olacak, maddi gücünüz hangisine yetecek buna karar vermelisiniz. Özel dersin göz ardı edilemez bir katkısı var dersi dinlemek zorundasın dikkatini dağıtacak bir şey yok. Ama dershanelerde de sürekli ve düzenli deneme sınavları soru çözümleri yapıldığı zaman iyi oluyor. İmkanınız varsa ikisini de kullanmanızı tavsiye ederim ama dikkatli olmalısınız para tuzağı olan hoca görünümlü birkaç stajyerin sadece lak lak yapmak için gittiği dershanelerden ve sizi saatlerce oyalayıp hiçbir bilgi kazandırmayan özel hocalardan uzak durun. Video dersler de size yardımcı olabilir.

• Bu süreçte en gerekli iki şey: SÜREKLİLİK VE MOTİVASYON

   

Artık mezuna kaldınız her şeyi ayarladınız ve maratona başlıyorsunuz. Bu süreçte en çok zorlanacağınız şeyler yukarıdaki ikili. Üç gün 400-500 soru çözüp bir hafta yatarsan olmaz ben sana diyeyim. Kendine mantıklı gelen aklına yatan başlarda çok da kasmadan her gün uygulayabileceğin bir programla bu işi götürürsün. Motivasyon içinse öncelikle çalışma işini sevmelisiniz en sevdiğiniz dersten başlayarak yapabilirsiniz, günlük programınızı tamamladığınızda kendinizi ödüllendirebilirsiniz yani çalışmayı kalpten istemelisiniz ve çalışmalısınız yoksa ne anladım ben bu işten.

• Program Yapmakta Zorlanıyorum

Öyle zorlanacak bir şeyi yok. İnternette binlerce örnek mevcut. Yani kendini kağıt üstünde rehberlik öğretmeni gösteren ama bu işle gram ilgisi olmayan insanların odalarının önünde kuyruk oluşturmaya gerek yok. Ama işinin ehli olan yıllardır bu işe gönül veren ve öğrencilerinin geleceğini düşünen sizi yönlendiren gerçek öğretmenler var onların yaptığı programları uygulayıp başarıya ulaşabilirsiniz o başka.

• Hangi saatlerde çalışmalıyım, günde kaç saat çalışmalıyım ?

Herkesin ayarı başkadır. Ben sabah dokuz ile on bir arası iyi çalışırım sen gece birle dört arası. Kendi zamanını kendin bulacaksın ve en verimli olduğun o saatlerde yumulacaksın kitaba. Günde kaç saat çalıştığının pek de bir önemi yok önemli olan süreklilik ama günlük şöyle 9-10 saat fena olmaz. Ne o “yuh abartma” falan eliniz boş o kadarcık da çalışın yani.

• Bu kadar konuşuyorsun anlatıyorsun iyi hoş da sen ne yaptın?

Anlatıyorum bir şeyler ama ben ne yaptım size dediklerimi uygulayabildim mi?

Az çok uyguladım diyelim. Hazırlanırken tıp kazanmalıyım diyerek başladım daha doğrusu ailem tıp kazanacaksan mezuna kal dediler ama önüme çıkan bazı engellerle baş edemedim ve eczacılık tercihinde bulundum. Gerçi doktor delisi ailem yurt dışında tıp okutmak istediler ama biraz araştırınca eczacılığın bana gayet uygun olduğunu gördüm. Ben sabahtan akşama kadar işte olmak değil yazı, spor, tarih gibi dikkatimi çeken şeylerle ilgilenmek bunlara zaman ayırmak istiyorum ve galiba eczacılık benim için biçilmiş kaftan.

Yapacağınız yapmayı istediğiniz mesleği gayet detaylı araştırmalısınız zira para için ailen istediği için istemeye istemeye onca yıl çekilir mi? Bence çekilmez.

• Engeller

Maalesef her işte engeller oluyor hayat istediğiniz gibi gitmiyor. Mesela YGS sınavına bir ay kala kız arkadaşım terk etti beni. Beterin beteri var bir arkadaşım babasını kaybetti mekanı cennet olsun, bir arkadaşım maddi sıkıntıya düştü vs. kimileri için bahanedir bunlar ama zaten sınav sizi yıpratıyorken bir de böyle şeyler ağır geliyor. Yani böyle tersliklere de hazırlıklı olun önemli olan bunları en çabuk şekilde atlatıp asıl işe dönmek.

• Bir cümlede mezuna kalmak

Şimdi de güzel ülkemizin çeşitli illerinden yeniden hazırlanmış olan arkadaşlarım sizin için bir cümlede mezuna kalmayı anlattılar bakalım neler var :)

• Halil  (Kütahya): Psikolojik travmanın bir yıla yaydırılmış hali :(
• Talha (İstanbul) : Kendine güveniyorsan denemekten vazgeçme!
• Nazlı (Eskişehir): Korkarak başlayan yorucu bir maceranın mutlu sonla bitmesi.
• Batu (Çanakkale): Mezuna kalmak bataklığa düşmek gibidir, sakin kalıp emek harcamazsan kaybolur gidersin.
• Altuğ (Ordu): Önemli olan yolun uzunluğu değil önemli olan yolun sonunda varacağımız yerdir.
• Ali Murat (Adana): Amansız bir tecrübe mutlaka denenmeli.
• Tuğba (Bilecik): Yeni dostlarla gerçek hayata sıkı bir şekilde hazırlanmak.
• Ceyhun (Yalova): Risk alıp saadete bakmak.
• Kürşad (Balıkesir): Mezun kişi hikayedeki karıncanın yerini, mezuna kalmayan ağustos böceğinin yerini tutuyor, tek sıkıntı bu hikayede hiç kış olmuyor.
• Melek (Ankara):  Güzel bir hayat için bir yıldan vazgeçebilirsiniz, korkmayın!
• Mustafa (Kayseri): İleride daha iyi yaşayabilmek için hayatının en kötü yıllarından birisini tekrar etmek.
• Hatice (Yalova): Kendinde çalışma potansiyeli gören ve sabırlı olan herkes kalabilir.
• Salih (Siirt): Çöz dostum, deneme çözmeyene mezun denir mi?
• Azime (İzmir):  Hayal kırıklığı, hayata gecikme.

Arkadaşlar mezuna kaldınız. Büyük bir cesaret gösterip bir nevi kumar oynuyorsunuz. Bu kumarı kazanmak istiyorsunuz değil mi? O zaman yapmanız gerekenler var mesela sosyal medyadan olduğu kadar uzak durmaya çalışın çünkü arkadaşlarınızın üniversitede eğlenirken ki fotoğrafları canınızı sıkabilir, motivasyonunuzu kaybetmenize neden olabilir. Tabi arada kafa dağıtmak için bizim siteye girebilirsiniz :) . Hatta o son model telefonları bir kenara bırakın sadece konuşmaya yarayan eski külüstürlerden alın annenizi babanızı arayabilseniz yeter (Sitemizin bu haftaki çekilişinden 3310 kazanabilirseniz yaşadınız vallahi). İstemediğiniz sevmediğiniz bir mesleği yapmaktansa bir yıl bu çileye katlanmak gerek bence. Arkama dönüp baktığımda çok güzel bir sene göremiyorum ve belki de hayatımın en kötü bir yılıydı ama yaklaşık 65-70 yıllık bir ömür için bir yıl iki yıl kayıp sayılmaz. Bir ömür küfürler savurarak çalışmak mı yoksa mutlu mesut keyifle işe gitmek mi seçim sizin elinizde. İçinizdeki sese kulak verin inanın ve başarın.